İLİŞKİLER HAKKINDA BİR VAKA: ( 3. Bölüm: Bağlar )

Standard

Beste hn ile ağustos 2020’de 5. seansımızı yaptıktan yaklaşık 2 ay sonra Bağlar Çalışması için bir araya geldik.

BAĞLAR ÇALIŞMASI:

Burada çalıştığımız konu: Takıntılar

Bu grup çalışmasında Beste Hn’ın takıntılarının aile sistemiyle bağlantısını araştırdığımızda ortaya çıkan bilgi: Babasının Beste hn’ın annesiyle evlenmeden önce gençliğinde, Beste hn ile hemen hemen aynı yaşta yaşadığı bir travma ve bu travmanın sır olarak kalmasıyla ilgili bir konuydu. Bu sırlar, babasının mesleğiyle alakalı olduğu için detayları ailede hiçkimse tarafından bilinmiyordu. Mesleği ile ilgili yaşadığı sürtüşme sonucu kendi içinde yaşadığı bilişsel çelişki*, bir çeşit kafa karışıklığı yarattığından işin ucu yurtdışına tayinini istemeye kadar uzanmıştı. O yaşlarda oldukça idealist, vatansever ve işini severek yapan bir genç adamın ülkesini terk etmesine kadar varacak derecede önemli konunun ne olduğu bizim çalışmamız için önemli değildi. Ebeveynlerin yaşadığı ve halledilmemiş, sır olarak kalmış büyük travmalar, bazen o aileye doğan çocuklardan birini etkileyebileceği için biz sadece bu konunun etkisi üzerine bir çalışma yaptık.

26 GÜN SONRA:

Eylül hanım, 
Son Bağlar da yaptığımız çalışmada bu durum senin para akışını etkiler demiştiniz. Bağlar çalışmasından sonra 3 farklı şirket beni arayıp iş için görüşmek istediklerini söyledi. Birini 3 hafta önce reddettim verdikleri teklifi az bulduğum için fakat yine de kendi maaşımın üzerinde bir teklifti. Şuanda da 2 yer ile görüşüyorum yine iş için. Maaş anlamında iyi bir teklif vermeleri halinde 2 şirketten biri ile anlaşacağım. Anlayacağınız kariyerimde bir takım gelişmeler yaşanmaya başlandı
Sevgiler
 “

48 GÜN SONRA : ( vakayı yazarken son geri-bildirimini sorduğumda )

Eylül Hanım Merhaba,
Size daha önce bahsettiğim iş tekliflerinden birini kabul ettim. Maaşımda güzel bir artış oldu. Son gelişmeler bu şekilde 🙂
Sevgiler

NOTLAR:

1-Bilişsel Çelişki Kuramı: Leon Festinger tarafından 1957’de ortaya atılmış bir sosyal psikoloji kuramıdır. Bu kurama göre kişiler tutumları ve davranışları arasında bir tutarlılık olmalıdır. Kişinin, birbiri ile tutarsız iki veya daha fazla bilişinin ortaya çıkardığı psikolojik gerginlik-huzursuzluk haline bilişsel çelişki denir. Festinger’e göre kişiler tutum, davranış ve inançları arasında bir uyum-tutarlılık arar ve bu gerginliği azaltmaya çabalar.

İnsanların böylesi bir durumda gerginlikle baş edebilmek için değiştirebilecekleri yegane şey tutumlarını değiştirmektir. Böylece gerginlik ve huzursuzluğu azaltabilirler. Ayrıca kişiler, söz konusu tutumla davranış arasındaki çelişkiyi, kendilerini bu hareketi yapmaya zorlayan duruma, kişiye veya ortama yükleyerek gerginliklerinden kurtulmaya çalışabilirler.

2-Yukarıdaki vakada, Beste Hn’ın babasının yaşadığı çelişkinin daha iyi anlaşılabilmesi için farklı bir örnek vereceğim.

Herhangi bir ülkede asker, polis, istihbarat birimleri ve tüm bunların bağlı olduğu kurumlar arasında şöyle bir durum olduğunu düşünelim. Bir birim için makbul kabul edilen bir durum , başka bir birim için makbul olarak görünmeyebilir. Bu ise birimlerin yetki alanında bir takım çelişkiler yaratabilir. Bu bilişsel çelişkide kişi, baskı altında tutum değil ama belki davranışını değiştirmek zorunda kalabilir ancak bu o kişinin iç dünyasında yaşadığı huzursuzluğun %100 olarak giderildiği anlamına gelmez.

3- Ebeveynlerimizin çözümlenememiş travmaları, biz o sırada hayatta olmasak bile bir şekilde hayatımızı etkileyebilir. Bu vakada Bağlar Çalışması’ndaki sır konusuna çalıştıktan sonra Beste Hn’dan babasının yurtdışına gittiğinde kendisiyle aynı yaşta olup olup olmadığını öğrenmesini istedim. Gelen cevapta babasının aynı yaşta yurtdışında gittiğini öğrendik.

Vakayı yazmama izin verdiği için Beste Hn’a teşekkür ediyorum.

Sevgilerimle,

Eylül Erdoğan

Yorum bırakın