İsmine Meltem hn diyeceğim danışanım erken 40’larında, başından kısa süreli bir evlilik geçmiş ve boşanmış ama bu evliliği sırasında ve sonrasında hep ailesiyle birlikte yaşamış bir kadın. Bana ilk geldiğinde kendisiyle ” değersizlik duygusu ” üzerine çalışmıştık. O seanstan sonra ciddi oranda şifalanma olduğu için 2. seansımızda kendisinin isteği üzerine ilişkiler temalı çalıştık.
2. seansımızda konuyu, şu anda tekrarlayan ilişki problemleriyle bağlantılı blokajlarına bakmak olarak seçerek komutumu verdiğim anda Meltem Hn direkt olarak bu hayatının ana karnındaki bir andan giriş yaptı. Söylediğine göre bu sahnede 3 günlük bir cenindi. Orada olmak istemiyordu ama tutunmak zorundayım diyordu.
Başka bir sahnede yine ana karnında ve 1,5 aylıktı. Babası çalışmadığı için annesinin babasına pek güven duymadığını ve bebeği aldırmak istediğini algıladı. Babası sürekli olarak bir işe giriyor ama kısa sürede çıkıyordu. Anne de çalışıyordu ve eğer hamilelik devam ederse işten ayrılması gerekeceği için bebeğini aldırmayı düşünüyordu. Bu sahnede teyzesinin annesini ikna ettiğini ve aldırmasını engellediğini farketti ve ufak çaplı bir katarsis yaşadı.
Başka bir sahnede yine ana karnındaydı ama bu sefer 5-6 aylıktı. Bulunduğu yere ait olamama duygusu yoğundu ve “Benim burda ne işim var? Niye kimse benimle iletişim kurmuyor?” şeklinde düşünüyordu
Doğum anına geçtiğimizde doğmak istemediğini ve direndiğini söyledi. Bu hayattaki doğumunu sorduğumda 2 güne yayılan uzun ve sancılı bir doğumla dünyaya geldiğini annesinden teyit etmişti.
Doğumdan sonra babasıyla ilk karşılaştığı anda gergindi ve babası onu eline aldığında elleriyle havada tutmasından rahatsız oluyordu.
1 yaşında olduğu başka bir sahnede annesi ile babaannesi arasında geçen bir konuşma sonrasında babası ortama girip duyduklarını yanlış anlayınca önce annesine vuruyor sonra da Meltem Hn’ı alarak bir akrabasına götürüyordu. Anne ise o sahnede karlar üzerinde yalın ayak bir vaziyette arkalarından koşuyor ama yetişemiyordu. Meltem Hn bu sahnede olanlara anlam veremiyor, çok korkmuş ve koparılmış hissediyordu.
Babasının kendisini götürdüğü akrabası hem babasını hem de bebeğini istemediği için bir adam tarafından tekrar alınarak annesine geri götürülüyordu.
3,5 yaşında olduğu başka bir sahnede annesiyle pazar yerinde kaybolma hikayesi vardı.
8-9 yaşında olduğu başka bir anda ise kardeşinin doğduğu gün yaşadıklarını keşfettik.
Tüm bu sahneleri tek tek dönüştürürken bir-iki şeyden şüphelendiğim için kendisine özel bir komut ve telkin verdim. Ve bazı yerlerde birkaç kere tekrarlattım.
Kardeşinin doğduğu gün hissettiği duyguları da dönüştürdük.
Babasına olan kızgınlığı azalsa da seans sonunda hala varlığını koruyordu. Bu tip durumlarda danışanı asla affetmeye zorlamayız. İlerde bakmak üzere gerekli notlarımı alarak seansı noktaladım.
Seans bitiminde ben de hava almak ve diğer randevum öncesinde biraz volta atmak için dışarı çıkınca Meltem Hn’ı almaya gelen annesi ve kızkardeşi ile karşılaştık. Kızkardeşi de seans almayı düşündüğü için ayaküstü 5 dk konuştuk.
GERİ-BİLDİRİMLER:
Seanstan 1 gün sonra Meltem Hn ile haberleştiğimizde: ” Eylül Hanım merhaba .Yaklaşık son 20 dk’dır yoğun bir baş ağrısı ve kalp çarpıntısı mevcut, ve bütün gün göğsümde bası hissi yaşıyorum ve dünden bu tarafa boğazımda sanki bir kitle var gibi yapışıp kalmış hissi ve sürekli yutkunma isteği mevcut …Bütün gün yapmam gereken işlere rağmen hiç bir iş yapma gücü bulamadım kendimde ve bilemiyorum seansımızla ilgisi var mıdır seans öncesi aşırı derecede son iki gündür gergindim ve midemde bir yumru hissi vardı ve durduk yere sağ üst çenede ki dişlerimin dibinde aşırı bir kanama mevcut oldu birden bire aniden (ben bu durumu birikmiş öfke ile ilişkilendirdim ama sizin yorumunuz ne olur bilemiyorum)…Yine sürekli uyku hali mevcuttu hatta gece geç yatan birisi olarak dün erkenden yataktaydım ama daha önce ki seans sonrasında da yaşadığım gibi bir direnç mevcuttu yine ,çünkü vücudum uyku istiyor ama beynim istemsiz direnç gösterip bedenimi uyanık tutmak istiyordu sonra sizin verdiğiniz temizleme işlemini yapınca biraz daha rahatladım…Ve dün annemden bana hamileyken babamın annemin karnını okşarken HAKAN diye sevmesinden bahsetti , düşünün niyetini entegre etme halini ve daha dünyaya gelmeden bir adım bile varmış ! Aslında ne kadar önemli ve çok hassas bir süreç daha anne karnındaki bir bebeğe kendi niyetimizi ve bilinçaltımızı yansıtma hallerimiz…Benden şimdilik bu kadar Eylül Hanım..Size sevgilerimi gönderiyorum. ”
***
Seanstan 10 gün sonra emailleştiğimizde: ” Eylül Hanım yeniden merhaba. Size benim için asıl önemli olan gelişmeyi aktarmayı unuttuğumu fark ettim…Yaptığımız ana karnı regresyon seansının etkisinden midir bilemiyorum ama ben bu ayki regl sürecimi hiç olmadığım kadar rahat bir şekilde geçirdim hatta geçiriyorum…Şöyle ki ; normalde ben regllerimi oldum olası hep aşırı derecede sancılı geçiririm,ağrı kesiciyi artık leblebi gibi alırım , yoğun kanamam olur hatta zaman zaman el ayak tırnaklarım dudaklarım morarır yedi gün sürer ve maalesef benim her ay hayatımın 7 günü iptal olur ve ilk 3 gün bildiğiniz yatak döşek pozisyonunda olurum, hatta regl olmadan önceki günlerde de eklem ağrılarım göğüs ağrılarım ve çeşitli rutin sıkıntılarım olur. Ama bu sefer ki regl dönemim hatta öncesinde o bilindik belirtiler ve sıkıntıları yaşamadım, hatta sabah yataktan çok ciddi sancılarla uyanırdım ama bu sefer hiç anlamadım bile tuvalette iç çamaşırımda leke görünce şok oldum , ” ben bu şekilde olmazdım” dedim kendi kendime ve sancım çok hafif, o da sadece ilk gün oldu ama ağrı kesici alacak boyutta bir sancı değildi, artmasını bekledim artınca alırım diye düşündüm ama hiç gerek olmadı şükürler olsun …Ve ben günlük normal aktivelerimi çok rahat bir şekilde gerçekleştirdim hatta dışarıda olan işlerimi bile hallettim ve çok yoğun kanamam olmadı…Ve kendimi çok hafif hissettim…Umarım sayenizde şifalanmışımdır ve bu durum bundan sonra hep böyle geçer inşallah..Sevgilerimle…”
13. gün aldığım email: ” Merhaba Eylül Hanım.Size geçen gün yazmıştım geri bildirim olarak regl konusunda …Şimdi size bir iki ufak bilgi vermek istiyorum son durumumla alakalı. Daha önce nasıl regl olduğumdan bahsetmiştim size tüm bunlara ek olarak ise ; normalde çok sancılı bir şekilde başlıyan reglim pis koyu kahverengi şeklinde başlardı ama bu sefer ki reglim daha öncede belirttiğim gibi hiç sancısız ve gayet açık renkte temiz bir kan rengi ile başlamıştı ve dediğim gibi dolu dolu yoğun kanamalı 7 gün sürerdi ama ilginçtir ki bu sefer 4 gün sürdü ve 5. gün gayet azalmış yine temiz kan rengi ile bitti ( ki normalde de 8.güne sarkan o pis koyukahverengi akıntı şeklinde biterdi)….İnanırmısınız ben hala şaşkınım ….Ilk 9 yaşında babamdan yediğim dayak sonrası (anlatmıştım nasıl olduğunu) ilk reglmi olmuş ve o günden bugüne hep sancılarla bir ömür geçirmiş doktorların bile çözüm bulamadığı sadece ilaç verip gönderdiği ,kısa süren vajinismus tedavisinde bile psikologun bile çözüm bulamadığı artık kaderim dediğim regl sancılarımın bu şekilde son bulmuş olması inanın beni hem şaşırttı hem çok mutlu etti …Umuyorum önümüzde ki aylarda da hep böyle geçer …Sanırım dişiliğimle barışmanın ve yeniden keşfetmenin bir emaresi bu durum….Size çok teşekkür ediyorum Eylül Hanım. Sevgilerimle…”
Bu yazışmalardan sonra Meltem Hn’dan reglini gözlemlemesini, 30 küsür yıldır gerçekleşen haliyle farklarını not almasını hatta buna iyileşti diyebilmemiz için bir sonraki regl tarihinde olanları da not almasını rica ettim. Bunu rica ettiğim sırada öğrendim ki ;
-aralarında 7-8 yaş bulunan kız kardeşi de yıllardır aynı sorundan müzdaripmiş
-bizim seans tarihimizden sonraki hafta ilk olarak kızkardeşi regl olmuş ve hayatında ilk defa ağrısız geçirince bu duruma çok şaşırdığı için ablasıyla yani Meltem Hn ile paylaşmış
-ilk etapta bu durumu seansla ilişkilendiremedikleri için bana söylemeyi düşünememişler
Açıkçası benim de ilk defa başıma böyle bir hadise gelse ben olsam ben de hemen seansla ilişkilendiremezdim. Bu durum ancak Meltem Hn ilk reglini kardeşinden sonra yaşayıp aynı şekilde kendisi de ağrısız-sızısız atlatınca dikkat çekti. O yüzden kardeşinin bir sonraki reglinde olanları da gözlemleyip ikisini birlikte yazmalarını rica ettim.
SONUÇ: Biri 28-29 yıldır , diğeri 30 küsür yıldır regl olan ve ayda 7 günü iptal bir şekilde yaşayan, ağrı kesicileri bonibon gibi yutan bu iki kızkardeşin regl ağrıları ( adet sancıları ) tamamen geçti.
NOTLAR:
1-İlişki sorunları ile ilgili ilk çalışmamızda danışanın ana karnından başlaması manidar. O dönemi keşfederken söylediği birkaç şeyden şüphelenmem ve bana ilk geldiğinde doldurduğu form üzerinde geçmişinde “vajinismus” tedavisi gördüğünü belirtmesinden dolayı seans içinde dişilikle ilgili çok kısa bir çalışma yaptım. Bu çalışma anne-babasını da içeriyordu. Hatta babaanneyi bile içeren kısa bir bölümü vardı. Dolayısı ile bu kadar kısa sürede sonucunu anlayabileceğimiz birşeyler olmasını beklemiyordum çünkü danışanlarımın regllerini nasıl geçirdiklerini normal şartlarda bilmem.)) Bilmediğim bu detay dişilikle ilgili çalışmanın işe yaradığı konusunda bize somut bir gösterge oldu. Tahmin ediyorum ki bu şifalanma enerjisi aile sisteminde de bir akış başlattı ve kız kardeş de bu şifalanmadan nasibini aldı. Yoksa bunun başka bir açıklamasını bulamıyorum. O yüzden bu vakayı yazmadan önce paylaştığım yazılarımda bilimsel bakış açısı bu örneği açıklamada yetersiz kalıyor demiştim.
Yalnız burada önemli bir nokta var ki zaten seans içinde size de aktarmıştım. Meltem Hn’ın kız kardeşi de bu konulara ilgili ve meraklıydı. Hatta seansımız bittiğinde kısa süreli de olsa ayaküstü tanışmış ve kendisinin de seans alma isteğini öğrenmiştim. Hal böyleyken,daha seansa girmeden şifalanan ilk danışanım olma ünvanını kendisine veriyor ve şifaya olan açıklığından dolayı da tebrik ediyorum.
2-Bu seans sırasında ne danışan ne ben kendisinin henüz annesinin karnındayken babası tarafından ” Hakan ” diye sevildiğini bilmiyorduk. Ancak çalışma bittikten sonraki dönem içinde annesi ile detayları paylaştığında annesi ona bu bilgiyi verdi.
Düşünün ki Türkiye’de ne çok kız çocuğunun başına gelmiştir bu ve benzeri örnekler. Bu kadar basit bir detay 40 küsür yaşındaki bir kadının 30 yılının her ayında 1 haftasını ağrılı-sızılı geçirmesine sebep olabiliyor.
3-Meltem Hn’ın bana anlattığı başka bir detay daha vardı. Kendisi 9 yaşındayken küçük bir yaramazlık yaptığı için babası ona çok kızıyor, odasına götürüp orda poposunu açarak terlikle vuruyordu. O terliği yedikten 5-10 dk sonra Meltem Hn ‘ın ilk regli başlıyordu. Bu konuyu geçmişte gittiği psikologla paylaştığında psikologu babasının kendisine yaptığı şeyin aslında tacize gireceğini söylemesi üzerine Meltem Hn daha da yıkılıyordu. Zaten travmatik olan bir konu duyduğu kelimeyle daha da travmatikleşiyordu. İlerleyen süreçte de vajinismus tedavisinde fayda görmediğini düşünerek terapileri yarım bırakıyordu.
Bu vajinismus konusu ayrı bir konu ama Meltem Hn hakkında biraz daha detaylı bilginiz olması açısından paylaşıyorum. Yoksa kendisi ile buradaki çalışma konumuz kesinlikle vajinismus değil.
4-Geçen ay Meltem Hn ile 3. seansımızı da yaptık. Orada bu sefer taciz konusunu çalıştık. Erkek ismiyle sevilen bir bebekken ilerde bir de defalarca tacize uğradığını düşünün…Böyle bir kız çocuğunun ilerde sağlıklı bir kadın-erkek ilişkisi kurmasını bekleyebilir misiniz? O da kuramamış hatta evlendiği zaman bile kocasıyla ailesinin yanında yaşamış ve işler yürümemiş. Kötü bir deneyim ve kısa süren evlilikten sonra Meltem Hn şu anda ailesiyle yaşamaya devam ediyor. Bu da ilerleyen aşamada kendisiyle bağımlılık çalışacağımızın sinyallerini veriyor. Yalnız burada eklemek istediğim önemli bir nokta daha var ki tüm bu olanlar karmik bir düzenin parçası, yani başımıza gelenlerle ilgili kurban moda bağlamak yerine Meltem Hn kendi inisiyatifini ele alarak bu konularını dönüştürmek için elinden geleni yapıyor. Günlerini evde oturup kendine acıyarak veya kaderi suçlayarak geçirmiyor.
Karma kısmen dönüştürülebilir ama ancak biz buna istekli ve hazırsak..gerekli yüzleşmeleri yapma cesaretine sahipsek. Hiçbir şey öyle sanıldığı gibi çok kolay olmuyor. Yani evinizden çıkıp manikür-pedikür yaptırmaya gider gibi bana gelirseniz ( bu değişimi size terapistin tek başına yapacağını sanırsanız ) bu iş olmuyor. Kısacası danışanın mutlak işbirliği gerekiyor.
5- Noktalama işaretleri ve imla kurallarında hatalar olduğunu biliyorum fakat danışanın emaillerinde özellikle düzeltme yapmadım. Orijinaline yakın bıraktım. Sadece biraz sansür uyguladım..) Benim yazımda da sayıların yazıyla yazılması gerektiğini biliyorum. Ama sayı olarak yazınca daha dikkat çektiği ve yazının okunmasını kolaylaştırdığı için şimdilik bu şekilde yazıyorum.
Sevgilerimle,
Eylül Erdoğan