GECE KORKUSU ( NİKTOFOBİ )

Standard

o1

İsmine Özge diyeceğim 10 yaşındaki küçük danışanımın daha önce annesiyle çalışmıştık. Aradan aylar geçtikten sonra bir gün annesi tarafından arandım ve kızının geçmeyen gece korkularından haberdar oldum. Annesinin belirttiğine göre Özge 1-1,5 senedir gece odasında birşeyler gördüğünü söylüyor ve uyuyamıyordu. Geceleri çok sık kalkması sebebiyle düzensiz uyuması artık okul hayatını da olumsuz etkilemeye başlamıştı.

Bu sebeple daha önce pedagog ve/veya çocuk psikiyatristine götürülüp götürülmediğini sorduğumda : ” Gece korkuları için 5-6 ay kadar çocuk psikiyatristine gittik.  İlaca gerek olmadığını , fazla kaygılı olduğunu , psikoterapi ile çözmeye çalışacağımızı söyledi. Değişen bir durum olmadığı gibi daha da kötüleşti uykuları. Daha önce de iki kere başka bir psikoloğa gitmiştik 7-8 yaşlarında ama onlar uyku ile ilgili değil okul sorunları yüzündendi. ” dedi.

Özge’nin böyle bir süreçten geçtiğini ve sorununun hala devam ettiğini öğrenince ben de en azından bir eklenti olma ihtimali var mı diye bakabileceğimi belirttim. (NOT: Daha önce pedagog ve psikiyatrist görmeyen çocuk danışanları kabul etmiyorum. Sorun tıbben çözülemeyen bir sorunsa son aşamada dahil oluyorum)

Özge ile seansımız çocuk seansı şeklinde gerçekleşti. ( NOT: Çocuklara yetişkinlere uyguladığımız formatı uygulamayız. Bu sebeple çocuklarla regresyon yapmak, ayrı bir eğitim gerektirir. )

Biraz sohbet ederek resim yaptık..Sonra enerji temizliği ve sezaryenle doğmuş olması sebebiyle doğum travması çalıştık.

Seans sırasında aile ilişkilerinden bahsederken oldukça olgun bir çocuk olduğunu ve babasının bazı davranışlarını idare ettiğini farkettim. Daha sonra anne ile görüşmek üzere notlarımı aldım. Aslında anne ile çalıştığım dönemden baba hakkında bildiğim bazı bilgiler vardı ve bunlar kızlarının anlatımıyla da teyit edilmiş oldu.

Seans esnasında Özge, geceleri gördüğü ve çok korktuğu şeyin nasıl birşey olduğunu çizdi.( aşağıdaki resim )

resim

Seanstan sonra , Özge’nin yanında olmadığı bir anda anne ile telefonda görüşerek ona görüşlerimi aktardım. Evdeki sorunların asıl kaynağı baba gibi görünüyordu. Anne ile daha önceki çalışmamdan bildiğim üzere, baba psikologa gitmeyi reddediyordu. Bu konuda kızı veya karısı üzerinden babaya yardımcı olamayacağımı ama kızının korkularının eklenti bazlı bölümünün azalacağını belirttim. Ayrıca evdeki bazı durumları kontrol etmek konusunda kendisinin işbirliğinin gerektiğini söyledim. Örneğin; Özge’nin yetişkinlere uygun olan korku filmlerini kesinlikle izlememesi gerektiğini ve babanın bu konuya gerekli özeni göstermesini sağlamasını, bu tarz filmleri çocuk uyuduktan sonra izlemesini tavsiye ettim.

a2

GERİ-BİLDİRİMLER:

İlk Gün:

” Merhaba Eylül hanım, sizin mailinizden biraz önce Özge okuldaki tuvalette yine o  çizdiği kızı gördüğünü söyledi.

Dün sizden çıktıktan sonra uykusu gelmişti hatta yolda esneyip duruyordu, gece saat 2:30 gibi yanıma gelip tekrar kızı gördüğünü söyledi. Ben bu gece neler olacağına bakıp ona göre size yazacaktım ama okulda da gördüğünü söyleyince şaşırdım.

Bilemedim ne yapmak gerek, eğer başka bir durum olursa tekrar yazarım.

Bir hafta boyunca gözlemleyip tekrar yazmasını rica ettim.

Bir Hafta Sonra:

” Merhaba Eylül hanım biraz zaman geçsin diye bekledim neler olacağını görmek için.

En son yazdığımdan sonra ertesi gün de öyle uzun süreli değil ama arada flaş gibi diyeyim görünüp kaybolduğunu söyledi. Daha sonra da hiç görmedi , şimdi yatarken ışık açık uyuyor , gece de gelip beni odasına çağırıyor ama sadece korku hissediyormuş.

Sevgiler .. “

4 Ay Sonra:

” Merhaba Eylül hanım uzun zamandır görüşemedik. Nasılsınız?

Bizlerle ilgili yeni bir geri-bildirim yok. Özge daha iyi, bazı endişeleri hala devam ediyor ama sizinle çalıştığı konu hakkında bir daha sıkıntısı olmadı. Artık ışık kapalı uyuyabiliyor.  Çok nadiren gece kalkıp geliyor ( o da daha çok kabus görüyormuş hep ,bizim evi basan adamlar, bizi öldürmeye çalışanlar ve patlamalar şeklinde. Ama devamlı olan bir durum değil ) ..Şimdilik bu kadar ..”
v9

 

NOTLAR:

1-Daha önceki vakalarda da belirttiğim üzere, çocuklarla çalışırken mutlaka daha önce yapılan çalışmaları sorarım ve ona göre ilerlerim. Bütün bunları da anne-babanın veya en azından annenin onayıyla gerçekleştiririm. Çocuklarla regresyon terapisi konusunda yetişkinlerden 10 kat daha titiz çalışırım.

2-Çocuklarla çalışmaya başlamadan evvel anne veya babanın gerektiğinde bireysel olarak veya grup çalışmasına gelip gelmeyeceğini, işbirliği yapıp yapmayacağını sorarım. Eğer ” hayır ” derlerse sadece çocukla tek seans yapmamın yetersiz olabileceğini onlara açıklarım.

3-Çocuklarla bir yetişkin gibi defalarca bir araya gelmeyiz. Çoğunlukla tek seans çalışırım…ve ebeveyn üzerinden devam ederim. Çocuklar genelde ebeveynlerden daha açıktırlar ve hızlı cevap verirler ama en zor olanı da çocuğunu kendisinden bağımsız ve sorunlu bir cihaz gibi görerek ” fix it= bunu düzelt ” mantığıyla arayan ebeveyndir. Bu tarz ebeveynler genelde seansa da gelmezler.

4-Şu ana kadar çalıştığım çocukların %90’ı üstün zekalı çocuklardı.

Bu konuda kötü haber: Onların diğer çocuklara göre daha fazla uyum sorunu yaşadıklarına şahit oluyorum.

İyi haber: Bu çocuklar sıradan bir yetişkine göre daha berrak ve açık bir zihne sahip olduğu için iyileşmeye çok daha hızlı cevap veriyorlar. Bazıları beni kurduğu herhangi bir cümleyle öyle şaşırtır ki siz o cümleyi bazen bir yetişkine anlatırken akla karayı seçerken, bu çocuk size resmen ders vermeye gelmiştir. Bu sebeple çocuklarla regresyondan daha çok keyif aldığım doğrudur..)

 

Sevgilerimle,

Eylül Erdoğan

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s